HayrettinKaraman.net Site Ana Sayfasına Geçiş Facebook Sayfasına Geçiş Twitter Sayfasına Geçiş instagram Sayfasına Geçiş YouTube Sayfasına Geçiş
Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
 


Gürüz'ün güvendiği dağlar4

AKP iktidarı YÖK Kanunu'nu değiştireceğini ve üniversite sistemini çağın gereklerine göre ıslah edeceğini söyleyegeldi. Bundan önceki bakan Meclis dışından geniş bir danışma çerçevesi oluşturdu ve en uygun YÖK sistemini danışarak ortaya koymaya çalıştı. Şimdiki bakan ise bu tecrübeden de yararlanarak makul bir zaman içinde sonuç almak amacıyla danışma çerçevesini biraz daralttı, ama bu konuda olması gerekeni ihmal etmedi. YÖK Başkanı ve adamları baştan beri bu danışma halkasına girmediler, önce YÖK'ün ıslah edilecek bir tarafının olmadığını, hükumetin niyetinin, İmam Hatip mezunlarına üniversitenin kapısını açmak, başörtüsünü serbest bırakmak gibi kötü olduğunu ileri sürdüler. Belli kesimlere mesajlar verdiler, sonra da yapılacak ıslahı uzun vadede kendilerinin yapacağını söylediler. Bu arada Gürüz, o meşhur meydan okumasıyla gürledi: "Meclis'te büyük çoğunlukları var, güçleri yetiyorsa yapsınlar!" Bu tehdit kokan sözleri söylerken Gürüz'ün neye güvenip dayandığını, neye sığınma, neyi devreye sokma niyetinde olduğunu son olay5 ortaya çıkardı.

Normalleşme ve demokratikleşme sürecine giren Türkiye'de bu sürece öncülük ve rehberlik etmesi beklenen akademyanın, bu skandal karşısında hâlâ suskunluklarını korumaları, YÖK imparatoluğunun kurduğu korku dengelerini açığa çıkarması bakımından ilgi çekici. Medyaya gelince, benim takip edebildiğim kadarıyla bu konuda medya iyi bir imtihan vermiş ve geçer not almıştır. Bir zamanlar "komutanlar yapmışsa bir şey denemez" psikolojisi hakimdi, şimdi ise nezaket dahilinde güzel değerlendirmeler ve tenkitler var.

CHP sözcüsünün "Komutanlar herkesle görüşebildiği gibi YÖK Başkanı ve rektörlerle de görüşebilir, normaldir" diyerek, işin demokratik hukuk devletinde olması gereken usul yönünden vahametini görmezden, anlamazdan gelmesi, bu partinin demokrasi ve muhalefet anlayışını anlamamız bakımından oldukça yardımcı bir davranış.

Diyeceklerimi benden önce diyen bazı köşe yazarlarından birkaç cümle aktarmakla yetineyim:

"Aman sayın paşam, bu şeriatçılar, irticacılar, Atatürk düşmanları YÖK'ü ve üniversiteleri ele geçirmek, türbanı serbest bırakmak istiyorlar, bizi kurtarın!..." yakarışları ve paşadan da, "YÖK Kanun Tasarısı"nı MGK'ye götürme sözü... Demokratikleştirilmeye çalışılan bir sistemde, bu konuda en fazla duyarlı olması gereken üniversite yöneticilerinin, çıkış yolunu kuvvet komutanlıklarında ve Genelkurmay'da aramasından daha hazin ne olabilir?... Her fırsatta istismar edilen Atatürk şimdi hayatta olsaydı, koltukları için militarizme sığınan sözümona profesörlerden ve buna müsamaha gösteren generallerden hoşnut olur muydu dersiniz?!" (Hasan Celal Güzel)

"Hükümetlerin çıkardığı yasalar berbat şeyler olsalar dahi -ki genellikle hükümetlerin çıkardığı yasaların berbat olduğunu, faşistçe olduğunu düşünen geniş kitleler hep vardır ve olmalıdır- o yasaların meşruluğunu tartışamayız, tartışmamalıyız. Hükümetler parlamentodan her bize göre 'berbat' yasa çıkarmaya kalkıştığında onu engellemesi için Silahlı Kuvvetler'i göreve çağıracaksak ya da biz çağırmasak bile Silahlı Kuvvetler kendiliğinden göreve koşacaksa, seçim yapmanın, parlamentoyu yenilemenin ve hatta bir anayasaya sahip olmanın ne anlamı kalır ki? O zaman bırakalım, 12 Eylül dönemindeki gibi beş kişi bir konsey oluştursun ve yasama faaliyetini yapsın, olsun bitsin. Bu toplum sadece küçük çocuklardan oluşmuyor ki bir veliye ya da vasiye ihtiyacı olsun" (İsmet Berkan).

YÖK yasa taslağıyla ilgili olarak YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ü, Gürüz başkanlığındaki bir grup rektörün de Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman'ı ziyaretine tepki gösteren "Tüm Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Tahir Hatipoğlu", "Askerler ziyaret edebilir ama Türkiye'de üniversite, kurum olarak hiçbir zaman komutanları ziyaret ederek yardım istemedi. Bu hatalı" dedi. Hatipoğlu, Genelkurmay'ın açıklaması için de, "TSK'nın 'bizim de yüksekokullarımız var' demesi yanlışı hafifletmiyor. YÖK yasası 'Emniyet ve askeri okullar kapsam dışıdır' der" açıklamasını yaptı.



4 Yeni Şafak, 19.09.2003
5 Gürüz ve bazı rektörlerin komutanlarla görüşmesi olayı



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

  Şu anda sayfası gösterilen kitap.
Bu Kitapta:
Önceki Başlık
Sonraki Başlık
İçindekiler
Site Sayfaları
Ana Sayfa
Hakkında
Makaleleri
Kitapları
Soru Konuları
Soru Listesi
Hayrettin Karaman`ın Sohbetleri
Şiirleri
Bestelenmiş ve Seslendirilmiş Şiirleri
Bütün site içeriğinin genel kelime indeksi.
Sitede Arama
Hayrettin Karaman'ın Siteye Son Eklenen Yazıları
E-posta
Siteyi Link ve Kaynak Gösterimi
m.HayrettinKaraman.net Mobil-Metin Versiyonu Hakkında

Facebook Sayfası:

Bulunduğunuz Sayfayı:



Sayfa başına gider Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
   
Bu Kitapta: Önceki Başlık Sonraki Başlık İçindekiler