HayrettinKaraman.net Site Ana Sayfasına Geçiş Facebook Sayfasına Geçiş Twitter Sayfasına Geçiş instagram Sayfasına Geçiş YouTube Sayfasına Geçiş
Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
 


Dördüncü Bölüm
KADIN, AİLE VE EĞİTİM


Anne ve babaya itaatin sınırları

Aşağıda uzunca bir mektup okuyacaksınız. Bu mektupta iki temel soru var; biri başörtüsü ile diğeri de anneye rağmen birisiyle evlenmek veya arkadaş olmakla ilgili:

İsmim ..., 26 yaşındayım...İngilizce Öğretmeniyim ancak malum başörtüsü problemlerinden ötürü çok sevdiğim bu mesleği yapamıyorum. 2 sene ...Vakfına bağlı ...Merkezinde öğretmenlik yaptım ancak işletme devri nedeniyle diğer öğretmenlerle birlikte ayrılmayı uygun buldum. Bu süre içinde stajyerliğimin kalkması için bir başvuruda bulunmadım çünkü derslere başörtülü girebiliyordum. Daha sonra birlikte çalıştığım Arapça öğretmenlerinden biri Fatih'te milli eğitime bağlı olmayan bir yer açtı, orada hafta sonları ders vermeye, geçtiğimiz yaz sonuna kadar devam ettim. Bu arada 10 aydır hafta içi günlerinde bir tercüme bürosunda tam mesai çalışıyorum. Yeni dönemde babam kursa devam etmeme izin vermiyor. Ayrıca annem de babam da sürekli bir kolejde başımı açarak öğretmenlik yapmam da ısrar ediyorlar. Size danışmak istediğim konulardan ilki bu. Şu an çalıştığım tercüme bürosu Karaköy'de. Evimiz ...de (60 Km. kadar uzakta). Arabamla gidip geliyorum. Yolun uzaklığndan başka bir sıkıntım yok. Patronum ameli yönden zayıf görünmesine rağmen muhafazakar bir bey, namazlarımı rahatlıkla kılabiliyorum. Ofis cadde üzerinde ve ben çalışan tek tercümanım. Diğer tercümanlarla evden çalışılıyor. Bir de getir-götür işlerine bakan lise mezunu, patronun yeğeni var. Babam islami duyarlılığımı bildiği için bana erkeklerle tek başıma bir ortamda çalışmamın başımı açıp okulda çalışmaktan daha günah olduğunu söylüyor. Ben de ikilem de kalıyorum. Aslında maddi yönden şu an için Allah'a şükür çalışmaya ihtiyacm yok. Ama ben bilgimle hizmet etmek istiyorum. Özellikle yabancı dil kullanılmayınca hemen sönüyor. Bu durumda nasıl bir yol izlemem gerektiğinde bana yardımcı olabilir misiniz?


Cevap:

Günümüzde ve ülkemizde kadının (ve ergen kızın) okuması da, çalışması da birçok problemi yanında getiriyor. Bu problemlerin çıkmasına ve çözümsüz hale gelmesine sebep İslam'ın problemli emir ve yasakları değil, müslümanca yaşamanın önüne konulan engellerdir. Çarpık, yanlış, köktenci bir laiklik anlayış ve uygulaması yüzünden ülkemizde, örtünme çağına gelmiş kızlarımızın örtünerek okumaları ve çalışmaları engelleniyor. Uydurma bir "kamusal alan" kavramı ve buna bağlı yasaklama yüzünden ülkeyi idare eden insanların eşleri bile bazı yerlere girip çıkamıyorlar.
Yukarıda okuduğumuz durum ve soruda bir de ailenin problemli davranışları var; baba, "iş yerinde erkekler var, onların yanında bulunuyorsun, bu da haram, böyle yapacağına başını aç ve okulda öğretmenlik yap" diyor. İlk bakışta haklı gibi gözüküyor, ama fıkıh kuralları çerçevesinde düşünüldüğü zaman yanlış yaptığı anlaşılıyor; çünkü başı açmak ile bir yerde erkeklerle beraber bulunmak aynı değildir. Zaruret bulunmadan başı açmak haramdır. Bir yerde (evde, iş yerinde, düğün ve dernekte...) kadınlarla erkeklerin bir arada bulunmaları "halvet" ölçüsüne varırsa haram olur. Halvet, "istenirse cinsel günah işlemeye engel olacak bir durumun bulunmaması şartıyla kadın erkek beraberliği, birlikteliği, başbaşalığı"dır. Böyle olmayan birlikteliklere "ihtilat" yani karışık bulunma hali denir. İhtilat ancak cinsel günaha yol açacak ölçülerde olduğu zaman sakıncalıdır, yoksa İslam cemiyetinde kadınlar ayrı bir dünyada (mekanlarda, bölümlerde, bölgelerde...) erkekler ayrı bir dünyada yaşayacak değildirler. Hz. Peygamber'in (s.a.) örneklik ve rehberlik ettiği cemiyette, işte, eğlencede, mescidde, savaşta, yolculukta, evde -aralarında evlenme caiz olacak kadar birbirne yabancı olan- erkekler ile kadınlar gerektiği kadar bir arada bulumuşlardır. Yapılan şey, bu birlikteliğin insanları günaha götürmemesi için alınan bazı tedbirler ve yapılan telkinlerden ibarettir.
Daha önce de yazdığım ve kitaplarıma girdiği gibi zaruret ihtiyacı da içine almaktadır. İhtiyaç da ferde ve cemiyete ait olmak üzere iki çeşittir. Bir kadın, yaşamak, zorunlu/temel, olmazsa sıkıntı veren, hayatı güçleştiren ihtiyaçlarını temin için çalışmaktan başka çare bulamazsa ve başını açmadan çalışacak da bir iş bulamazsa mecbur kaldığı yerde başını açar ve çalışır. Günah, ona değil, onu buna mecbur edenlere aittir. İslam cemiyeti bir kadının bir yerde çalışmasına muhtaç olursa, kadınlar orada çalışmadıkları takdirde derhal veya uzun vadede İslam cemiyeti bundan maddi veya manevi zarar görecek olursa o kadın da -bu manada, ictimaî zaruret bulunduğu için- mecbur olduğunda başını açarak o işte, vazifede çalışabilir. Bu bakımdan dindar bayan öğretmenlerin okulları terk etmemeleri önem taşımaktadır.
Bütün bunlar mağdur ve mecbur olan kadınlara ait istisnâ'î hükümler ve ruhsatlardır. Diğer müslümanlara ait olan vazife ve hüküm ise kadınları açılmaya mecbur eden düzenlemelere karşı mücadele etmek, bu ülkede yaşayan ötekiler gibi müslümanların da inandıkları gibi yaşamalarına imkan sağlamaktır.



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

  Şu anda sayfası gösterilen kitap.
Bu Kitapta:
Önceki Başlık
Sonraki Başlık
İçindekiler
Kelime İndeksi
Site Sayfaları
Ana Sayfa
Hakkında
Makaleleri
Kitapları
Soru Konuları
Soru Listesi
Hayrettin Karaman`ın Sohbetleri
Şiirleri
Bestelenmiş ve Seslendirilmiş Şiirleri
Bütün site içeriğinin genel kelime indeksi.
Sitede Arama
Hayrettin Karaman'ın Siteye Son Eklenen Yazıları
E-posta
Siteyi Link ve Kaynak Gösterimi
m.HayrettinKaraman.net Mobil-Metin Versiyonu Hakkında

Facebook Sayfası:

Bulunduğunuz Sayfayı:



Sayfa başına gider Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
   
Bu Kitapta: Önceki Başlık Sonraki Başlık İçindekiler Kelime İndeksi