HayrettinKaraman.net Site Ana Sayfasına Geçiş Facebook Sayfasına Geçiş Twitter Sayfasına Geçiş instagram Sayfasına Geçiş YouTube Sayfasına Geçiş
Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
 


O'na önce zayıflar inandılar

Peygamberimiz (s.a.) uzak yakın ülkelere ve topluluklara elçiler göndererek onları İslam'a davet etmişti. Bu cümleden olarak Bizans İmparatoru Heraklius'a da Dihye isimli sahâbî'yi göndermiş, İmparator Kudüs'te iken Dihye ona davett mektubunu vermişti. İmparator, o tarihte henüz Müslüman olmayan Ebû Süfyân'ı buldurmuş ve Peygamberimiz hakkında sorular sorarak bilgi almış, sonunda İslam'ı kabule karar vermiş, ama korkusundan bunu gizlemişti.

Gerekli bilgileri aldıktan sonra Heraklius şu konuşmayı yapmıştı:

Sana soyunu sopunu sordum, "İçimizde soylu olanlardan" cevabını verdin, Peygamberler, mensup bulundukları topluluğun soylu ailelerinden seçilirler.

"Ailesinden, soyundan daha önce hükümdar olan biri var mı" dedim, "Yok" dedin. Eğer olsaydı, "peygamberliği kullanarak soyunun saltanatını geri almak istiyor" derdim.

Tabilerinin, ilk Müslüman olanların eşraftan mı yoksa zayıflardan mı olduğunu sordum, "zayıflardan" dedin. Peygamberlere önce zayıflar tabi olurlar.

Dini tebliğ etmeden önce onu hiç yalancılıkla suçladınız mı" diye sordum, Hayır" dedin. Bir kimse başka konularda halka yalan söylemez iken Allah adına yalan söylemesi düşünülemez.

"Dinine girdikten sonra hoşnut olmayıp da dinden dönen oldu mu" diye sordum, "Hayır" dedin. Kalbin sevinç ve mutluluğuna karışınca iman işte böyle olur.

Heraklius sorularına devam ederek "tabilerinin gittikçe arttığı, savaşı bazen kazanıp bazen kaybettiği, sözünden asla dönmediği, ondan önce bölgede kimsenin böyle bir davetle gelmediği, insanları 'Namaza, zekâta, akrabaya ilgi göstermeye ve iffetli olmaya' davet ettiği cevaplarını alınca şöyle diyor.

"Eğer söylediklerin doğru ise o kuşkusuz bir peygamberdir. Mutlaka bir peygamber çıkacağını biliyordum, ama sizden olacağını sanmıyordum. Ona ulaşacağımı bilsem görüşmek isterdim. Yanında olsam ayaklarını yıkardım, onun egemenliği benim ayak bastığım yerlere kadar ulaşacaktır."

Bu hikmet ve ibret dolu tarihi tabloyu bir daha göstermek istememin sebebi, "Peygamberimize başta güçlü ve soylulardan çok arkasız ve zayıf olanların inandığı ve desteklediği" gerçeğini hatırlatmak idi.

Ama bu din, yoksulları ve çaresizleri ahiret ödülleriyle avutmak ve uyutmak için değil, erdem, hak ve adalet uğruna mücadele etmek için gelmişti ve bunu yaptı.

01.10.2009



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

  Şu anda sayfası gösterilen kitap.
Önceki Makale
Sonraki Makale
Makale Listesi
Site Sayfaları
Ana Sayfa
Hakkında
Makaleleri
Kitapları
Soru Konuları
Soru Listesi
Hayrettin Karaman`ın Sohbetleri
Şiirleri
Bestelenmiş ve Seslendirilmiş Şiirleri
Bütün site içeriğinin genel kelime indeksi.
Sitede Arama
Hayrettin Karaman'ın Siteye Son Eklenen Yazıları
E-posta
Siteyi Link ve Kaynak Gösterimi
m.HayrettinKaraman.net Mobil-Metin Versiyonu Hakkında

Facebook Sayfası:

Bulunduğunuz Sayfayı:


 
Sayfa başına gider Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
   
Önceki Makale Sonraki Makale Makale Listesi